Fikret BAYIR

Yönetim Danışmanı

fbayir04@hotmail.com

                      SATIN ALMA

Firmaların kâr etmelerinin en basit iki yolu satışı arttırmak ve maliyeti azaltmaktır. Ürün kalitesini düşürmeden maliyeti azaltıp, satışlarını arttıran firmalar kârını en üst düzeye çıkaracaktır.

%10 kâr ile çalışan bir firma, kârını 1 birim arttırmak için satışını 10 birim arttırmak zorundadır. Oysa satın almada 1 birimlik tasarruf doğrudan kâr olarak bütçeye yazılacaktır. Bu nedenle genel olarak “Kâr; satarken değil, daha ziyade satın alınırken yapılır” anlayışı çok yaygın olarak kabul görmekte ve uygulanmaktadır.

Bu bakış açısıyla Satın Alma; yönetim birimlerinde ayrı bir uzmanlık halini almıştır. Stok Yönetimi ile birlikte Yönetim Sisteminin bir alt sistemini oluşturan satın alma işlemleri artık yöneticilerin daha fazla zaman ayırdığı ve bilimsel yöntemlerin kullanıldığı bir alana dönüşmüştür.

En basit  yaklaşım ile satın alma yoluyla tedarik edilen girdilerin A, B, C olarak sınıflandırılmaları artık çok yaygınlaşmıştır. A sınıfı; toplam tedarik maliyetinin %85’ni oluşturan kalemler olup, satın alma işlemlerinde birinci önceliği teşkil etmektedir. B sınıfı %15 ve C sınıfı kalan %5 bölüm malzemelerden ibarettir ve öncelik dereceleri daha düşüktür. A sınıfı bir malzemelerin sayısı genel olarak az (üç veya beş), B sınıfı biraz daha fazla, C sınıfı ise yüzde oranı düşük olmasına rağmen çok sayıda alım kalemini içermektedir. Sayıca az ve satın alma maliyeti olarak çok yüksek A sınıfı malzemelerden satın almada sağlanan kırımlar, B ve C sınıfları ile kıyaslanmayacak ölçüde Kâr hanesine + değer olarak yazılacaktır.

Şimdi yapılması gereken firmaların kendi özeleştirisini yaparak satın alma gücünün ne olduğu ve bu konuda bilimsel gerçeklerden ne ölçüde istifade ettiğini değerlendirmesidir. Unutulmamalıdır ki; kar etmenin kolay yolu satın alma’ dan geçmektedir.